Sonsuz evrenin derinliklerinde bir yerde zamanın bir yerinde galaksiler arasında dolaşabilen olağan üstü canlılar yaşıyordu.Akıl ötesi bir uygarlığa sahip olan bu canlılar,fiziksel yapılarını yenileyebiliyor,kendilerine benzer androitler üretebiliyor,şimşek benzeri ışınlarla istediklerini yok edebiliyorlardı.Ölümsüz sayılırlardı,moleküler transformasyonla bir anda her yerde olabiliyorlar;hologramlarla istedikleri şekilde görünebiliyorlardı.Zaman zaman rastladıkları yıldızların gezegenlerinde yaşayan canlılar varsa,onları yönlendiriyor,yönetiyor veya özgün nedenlerle yok ediyorlardı.Kendi aralarındaki iktidar kavgası süregelen bir olaydı;liderleri Gaia ve Uranüs’tü,12 kişilik Titanlar adlı bir meclisle beraber yönetimi ellerinde tutuyorlardı.
Zaman içinde iki liderin arası açılmaya başlamıştı.Uranüs gittikçe güçleniyor,dengeyi bozuyordu,amacı yönetimi tek başına sürdürmekti.Gaia’nın çevresindeki herkesi tutukluyor,karanlık ve çok uzak yıldızlara hapsediyordu ve sonra Titanlar meclisinin tüm üyelerini de tutuklayarak hapsetti.Bunun üzerine Gaia,silahsız ve güçsüz Titanları kurtarıp Uranüs’ü devirmeyi planladı,onlara gizlice ulaşıp silah ve araç verdi,meclisin başına Kronos adlı üye geçti.Hapsedildikleri yerden kurtulan Titanlar ve taraftarları Gaia’nın da politik desteği ile harekete geçtiler;müthiş bir yıldızlar savaşı yaşandı,Kiklops’lar ve Centimane’ler adlı iki politik güçte onu destekliyordu ve sonunda Kronos kazandı ve Uranüs yok edildi.Gaia ve Titan meclisi onu lider seçtiler,artık gittikçe büyüyor ve sayısız yıldızlara ulaşıyorlardı ve artık güç Kronos ve siyasi destekçisi Rea idi.Rea 6 üyeden oluşan politik bir gurubun lideriydi.Ancak Kronos geçmişi unutmuyor ve iktidar korkusuyla,çevresinde oluşan güç odaklarını istemiyordu.Onları birer,birer uzak yıldızlara yolladı.Rea yalnız kalınca kendi taraftarı olan askeri liderlerden Zeus’un robot bir kopyasını yaptırarak,robotu uzağa yolladı ve Zeus’u özel bir gezegene sakladı.Orada iktidara karşı guruplarla örgütlenme çalışmalarını geliştiren Zeus,yeterince güçlenince Kronos’a karşı olan siyasi ve askeri güçleri toplayarak hükümeti devirdi ve başa geçti.Kronos sonsuz uzaklıktaki bir yıldıza sonsuza kadar hapsedildi.Ama iş bununla bitmiyordu,Titanlar meclisi hala çok güçlüydü,toplanarak tüm güçleriyle bu yeni diktatöre saldırdılar.Korkunç bir savaş daha başladı,yok edici dev ışınlar dağları eritti,denizleri buharlaştırdı.Savaş çok uzun sürdü ama sonunda Zeus’un orduları savaşı kazandılar.Titan’lar birer birer tutuklanarak Tantaros adlı gezegene hapsedildiler.Bu gezegenden çıkmak hemen hemen imkansızdı.Zeus kalan tüm Kronos taraftarlarınıda yok ederek,tüm gücü eline geçirdi ve Titan meclisi’nin yerine Olimpos meclisini kurdu.
Uzun zaman sonra,Titan meclisi üyelerinden birinin oğlu olan ve yeni iktidara bağlılığını bildirerek zarar görmeyen ve hatta Olimpos’un danışmanlığına getirilen mühendis Prometheus,babasının öcünü almak niyetindeydi.
Zeus’un başına dert açmak için yeni bir canlı türü yarattı ama bunlar yeterince güçlü değildiler,asi Prometheus bu kez sadece Olimpos’un kontrolunda olan gücü çalarak,bu yeni canlılara verdi.Artık kendilerine İnsan diyen bu canlılar,gelişiyor ve yayılıyorlardı.Üstelik Prometheus’un ve eski Titan düşüncelerinin etkisinde kalarak Zeus ve Olimpos meclisi’ne karşı çıkmaya başlamışlardı.Yönetim durumu fark ederek ,Prometheus’u tutukladı ve cezalandırdı.Ama insanlar gittikçe çoğalıyordu ve ciddi sorunlara neden olmaya başlamışlardı,düzen bozuluyor,doğa tüketiliyor,yönetimin kararları çiğneniyordu.Zeus meclisi topladı ve alınan kararla insanların yaşadığı yerlerin iklimleri değiştirilerek yok edildiler.Ama kurtulanlar vardı,Prometheus taraftarları ve casusları meclisin kararını öğrenerek bir çok insanı kaçırıp kurtardılar.İnsanlar yeniden çoğalmaya başladılar,bu arada Zeus ve Olimpos meclisi yönettikleri her yerden insanları yok ettikleri için sert tepkiler alıyorlardı ve artık yapacakları başka şey yoktu.İnsanlar yine çoğalarak her yere yayıldılar.Ve Olimpos bir kez daha toplanarak,insanları galaksinin dış kıyısında bulunan küçük bir Güneş’in üçüncü gezegenine toplama kararını aldı.
Şimdi İnsanlar orada yaşıyorlar,tüm geçmişlerini geçen onbin yıllar sonrasında unuttular,kuşaktan kuşağa geçen anılar,efsanelere dönüştü.Gezegene ilk gelenlerin geçmişi hatırlayarak yaptıkları anıtlar ve anlatılar masallarla bütünleşerek,tüm insan ırklarında farklı değişimlere uğradı.Bu gün artık kimse Zeus’u,Olimpos Meclisi’ni ve dev yıldız savaşlarını hatırlamıyor,akıl ötesi bir mucize olarak hatırlanıyor.Ya onlar ne yapıyorlar?Kim bilir,beklide Olimpos Meclisi ve bir görevli insanları izliyor ve yaptıklarını değerlendirip Zeus’a raporlar sunuyor.Şimdilik Olimpos için bir tehlike yok ama ya gelecekte?Kendilerini ve yaşadıkları biricik yeri yok etmekte uzmanlaşan insanlar,Dünya dışınıda tehdit etmeye başlarsa Olimpos Meclisi bir kez daha toplanarak,kendi yarattıkları bu kusurlu canlıları bir kez daha durduracaklar mı?Çünkü,çok uzakta da olsa Prometheus’un veya insanların taktığı isimle ışığı yani enerjiyi getiren Lucifer’in etkileri hala sürüyor ve hatta gittikçe artıyor.
(Artık insanların tanrılardan korkmalarına gerek yok.Tanrılar bizden korksun…)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder